Günümüz çocukları ne yapar

25 Aralık 2009 Cuma

Her dönem için yurdum çocuklarının adeta anlaşmışcasına ortak zevkleri vardır. Bu olay aslında dönemin ekonomik durumu ve medyanın etkisinden ibaret birşeydir. Misal babalarımızın amcalarımızın döneminde beş taş ve çelik çomak gibi bütçe gerektirmeyen oyunlar oynanırmış. Tabi ki bir de simit ve saklambaç gibi klasikler vardır ki onların dönemi hiç geçmez. Ancak gelişen sanayi durumlarıyla falan alakalı olarak benim çocukluğumdan sonra gözlemleyebildiğim kadarıyla bu olaylar çok hızlı değişmeye başlamış. Örneğin ben misket (bilye de der kimi insanlar) döneminin sonlarına yetiştiydim. Yani bir yandan oynardık ama bir yandan da oynayanlara demode gözüyle bakardık. Çok sıkılınca oynanan birşeydi yani. Sonrasında ise taso denen bir dalga çıktı ki tüm çocuklar bu plastik yuvarlağa kitlendi. O zamanlar tasonun kenarı ile diğer tasoya bastırılır, zıplattıktan sonra diğer yüzü dönerse o tasolar rakip tarafından ele geçirilirdi. Hatırlarım ki okulun en çok taso sahibi olan çocuklarından birisiydim ben. Bunun sebebi hem başarılı oynamam hem de o zamanlardan bugün ki tosun bünyemin temellerini atmaya and içmişcesine yediğim cipsler idi. Hatta nice kereler hatırlarım aldığım cipsten taso çıkmadı diye fıttırdığımı. Bu taso olayında da türlü cinlikler türedikten sonra bütün erkek çocukları and içmiş gibi futbolcu kartları satın almaya başladı. Kimisi sakızlı olurdu hatta, o da nasıl tuğla gibi bir sakız ise çiğnedikçe sertleşir, sertleştikçe kaybolurdu. Bu kartlar dediğim dönem de daha Fenerbahçe'li Uche'nin Deniz Uygar olmadığı zamanlar. Bugün ki teknik direktörlerin hepsinin saçlarının olduğu dönem. O kartlarla oynanan oyun da bir enteresandı. Sırayla karşılıklı kartları açıp üzerindeki numaralara bakarak biri diğerini alırdı. Bitmek bilmeyen ve tamamen şansa dayalı ilginç bir oyundu yani o da. Benim en son alakadar olduğum bu hadiseden sonra hiç haber alamadım bir daha günümüz çocukları neyi sevdiği, neyle oynadığı konusunda.

Geçtiğimiz aylarda futbol sever kuzenle gidip bir PES oynayalım dedik, yöremizdeki internet cafemsi mekanın PES oynanan ağır abiler bölümüne geçtik. Orda işte bir kere günümüz çocuklarının en büyük ilgi alanını duyma şansım oldu. Konu Fox TV'de yayınlanan günümüzün çok süslü amerikan güreşi. Muhabbet de o kadar kısır ki, herkesin seçtiği bir adam var, sırayla "oğluuum siyam pank ona yerden sekmeli duvardan düşmeli bir yanar döner tekme atarsa o biter zaten" ya da "hadi lan ordan jeff hardy telden uçurtmalı parandeli taklayla vurursa yığar o adamı oraya" diye konuşuyorlar sadece. Haftada da anca birkaç gün televizyonda seyredebiliyorlar bu hadiseyi. Bir an için tiksindim günümüz çocuk kitlesinden. Sonrasında da merak ettim acaba ben çoluk çocuğa karıştığımda benim tıfıllar neyle haşır neşir olacaklar diye.

6 yorum:

Rayegân Yaşar dedi ki...

Human Bey,Human Bey,
Kendinize geliniz. Şaka da olsa ben torunlarıma tıfıl dedirtmemmm.Onlar birer Hamfendü, Beyfendü olacak.Bunu böylece biliniz.:-)))

Parahuman dedi ki...

Sayın Rayegân Yaşar

kelimelerin anlamları konusundaki sıkıntınızı genç yaşınıza veriyorum ve sizi bilgilendirmeyi kendime şiar ediniyorum... Türk Dil Kurumuna göre tıfıl, küçük çocuk demektir... inanmıyorsanız bakınız...

sevgilerimle...

Rayegân Yaşar dedi ki...

Aman Human Bey çook çok özür dilerim.Sizin ne kadar keleş ve bilgili bir insan olduğunuzu bir kez daha anlamış oldum.Buyursun gelsin tıfıllarınız.

Parahuman dedi ki...

beni yanlış anlamayın Rayegân hanım, amacım sizi o güzel monitörünüz karşısında domuşturmak değildi... latifeli yorumunuz için de ayrıca teşekkür etmeyi kendime borç bilirim...

littleiv dedi ki...

tasoları ve futbolcu kartlarını oldukça yakinen hatırlıyorum. ancak yeni neslin o çakma sporu sevmelerini bilemedim. hep kurtlar vadisi etkileri bunlar

Parahuman dedi ki...

gerçekten spor olsa hadi yine bir nebze diycem... o da değil... türkiyede hayvan gibi kas yapıp eşini dostunu yerden yere vuracak bir neslin büyüyor olmasından korkuyorum...

Blog Widget by LinkWithin