Yıllar yıllar önce bir Galatasaray maçı izlerken tanışmıştım Abdurrahim Albayrak ile. Yerine oturamıyor, pozisyon oldukça delişmen hareketler yapıyordu. Bir süre sonra kameralar da maçı bırakıp onu çekmeye başladıkça daha neşeli bir hale geliyordu maç. Kâh diz çöküyor kâh bir direğe tutunup kısmen zıplıyordu. Kendini kaptırmış izleyen bir insanı izlemenin dayanılmaz hafifliği ile izlemiştim. Sonrasında yönetim değişirken "Beni futbolcu evlatlarımdan ayırmasın kimse ben gerekirse çaycılık yaparım yine Galatasaray'da olurum" demişti, bunu söylemesinden birkaç ay sonra yönetimden ayrılmıştı.
Nereden esti de bunları anlattın diye soracak olursanız az önce sevimsiz haberler silsilesi arasında çıktı karşıma Abdurrahim Albayrak. Görünce de yine otomatikman suratımda bir tebessüm belirdi. Bu sefer sel nedeniyle arabasını bırakmış yolun ortasında takım elbisesiyle inmiş arabadan, otoyolun ortasında, yakasında güneş gözlüğü ile koşa koşa şirketine gitmeye çalışıyor. Niye koşa koşa diye soracak olursanız onu ben de bilmiyorum. Araba satmakla alakadar bir iş sahibi olan bu güzel insan dizine kadar suya girip arabaların durumuna bakıyor ediyor, sonra da yumurcak kameramanın yaklaşıp "çok hasar var mı?" sorusuna "hasar var ya, hasar olur zaten o normal de can kaybı yok çok şükür çalışanlarımızdan" diyor hafif bir tebessümle. 2 dakikalık bir haberde yine gönlümü aldı bu adam. "Hümanist adammışsın vesselam" deyip sonraki habere geçtim ben de.
Archives
-
▼
2009
(174)
-
▼
Eylül
(38)
- Yalandan ansiklopedi
- Radyom da internet alemlerinden gelsin
- Gaspa örf süsü vermek
- Türkler ne arar
- Geniş Aile
- Pardon
- Giden konforun ardından
- Alyen gelir hoşgelir
- Bir lise hocasından inciler
- Evrimin sansürsüzü baş ağrıtır
- Genç bakışlar tedirgin
- Nihayet oldu
- Gel biraz da bana sansür
- Gelecekten gelen parkinson
- Açıklamalı dalya
- Bayram klişeleri
- Hedeften şaşmak
- Messi vs. Ronaldo
- Haydi çocuklar okula
- Bir cinayetin ardından
- Tek tabanca gelmesin maça
- Mitolojik olmuşsun ama...
- Meğersem beygirlerdeymiş talihim
- Vladimir - Sergei mektuplaşmaları - 3
- Ağva'da haftasonu
- Kırımlı mı Kongolu mu kanamalı ateşlisi
- Talihim beygirlerde mi yoksa
- Koşan çılgın hümanist
- Sektörüm kan ağlıyor
- Birşeyler mi yapsak
- Ağlamaklı şeker reklamları
- Ruh haline göre müzik seç
- Helal internet
- Modern tıbbı küstüren genç
- Türk insanı kalıp sever
- Samurai Champloo
- Staj işlemleri ve bürokratik kabus
- Dünya barış günü
-
▼
Eylül
(38)
Bu Blogda Ara
Be it a rock or a grain of sand, in water they sink as the same.
Koşan çılgın hümanist
9 Eylül 2009 ÇarşambaGönderen Parahuman zaman: 18:35
Etiketler: Abdurrahim Albayrak, galatasaray, hümanizm
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
tam olarak ben de aynı duyguları yaşadım haberi görünce. adam gibi bi adam bu abdurrahim ya.
ya öyle de maç izlerken de uslu dursa biraz... arasıra geriliyorum düşücek kalıcak diye...
Yorum Gönder