Şöyle böyle #35

20 Nisan 2010 Salı

Kaza okul derken şöyle bir doya doya ağız tadıyla şöyle böyle yazamamıştım. Gücenme sevgili okur. Bittim la yorgunluktan. Kılımı kıpırdatamıyorum. Ki doğal olan da bu zaten aslında. Kıl kıpırdar mı lan? Neyse daha fazla kıldan tüyden bahsetmeden son dönemin şöyle böylesine geçeyim.

  • Artık aldığım her kola şişesinden bir kampanya bir bedava çıkmasına o kadar alıştım ki kampanyasız kola alınca sanki kazıklanıyormuş gibi hissediyorum kendimi.
  • Geçen gün farkettim ki MSN'de şöyle pis bir durum var. Mesela biriyle konuşurken "neyse benim dışarı çıkmam lazım" diyip vedalaştıktan sonra hala MSN'de online görünce o insanı kişi inceden bir kıllanıyor. Meraklanıyor. "Neden bana yalan söyledin pislik" diye sorası geliyor. Ama aslında gerçekten gitmiş oluyor o sırada o insan. Ama işte hin fikirli olduğumuz için demek ki kıllanmadan edemiyoruz.
  • Bir kişi topluluk içinde konuşurken "aha buraya yazıyorum" derse direk bütün dikkati üzerine topluyor. Dünyanın sırrını verecekmiş gibi bakıyor herkes o insana. Sanki sonra yakasına yapışıp oraya götürüp "hani lan bunu yazmıştın buraya ama olmadı?" diye soracakmış gibi.
  • Geçen gün televizyonda İzlanda'dan gelen kül bulutu sonrası asit yağmuru uyarısı duydunca televizyonda istemsizce "asitten korksak kola içmezdik" dedim. Sonra bir anda kendime yabancılaştım. Televizyonu falan kapatıp yatıp yorganı çektim kafama kadar.
  • Biri bana gelse "bana mutsuzluğun resmini yapabilir misin Abidin?" dese "Öncelikle ben Abidin değilim" diye kendisini düzeltirim. Sonra da yorgun bir şekilde işten yorgun argın gelmiş ve kapının önünde bottan kurtulmak için botun bağcığını çekince düğüm olmuş bir insanı çekerim. En büyük kabusumdur kapının önünde çöküp de düğüm olmuş bir bot bağcığıyla uğraşmak.
  • Geçen hafta hayatımın en aktif asker uğurlamasında bulundum. Ne kadar enteresan bir durum olduğuna da inanamadım. Asker uğurlama arifesindeki olanlara da en büyük tavsiyem adet olduğu üzere malum şahsı havaya atıp tutarken bir güç dengesi sağlayın. Mazallah bir omzuna güçlü kuvvetli biri denk gelirse fırlatınca havada parandeler attırırsınız körpe askere.
  • Bir de askerin bindiği otobüsün önünü kesip İstiklal Marşı söyleme adeti var. O anda otobüs şoförünün bezginliğini dünyada hiçbir başka canlıda görmemişimdir. Kimbilir günde kaç kere böyle önü kesiliyor bu şoför arkadaşın. Askerin içeride ruh hali de bir enteresandır herhalde bu durum esnasında.
  • Ayrıca söylemeden geçemeyeceğim bir şey de şudur ki nice yıllık dostum olan hemokurhemyazar'ın "ben çok bahtsız adamım" dedikten sonra kısa dönem Ankara bando birliğinde uzman çavuş çıkması üzerine diyecek birşey bulamadım. Bahtsız adam böyle oluyorsa bahtlı adam 9-15 Playstation nöbeti mi tutacak nedir?

0 yorum:

Blog Widget by LinkWithin